Artık yeni isimlerden bahsetmenin zamanı
geldi düşüncesi ile bugün Nikolay Rimski-Korsakov’dan bahsetmek istiyorum.
Rusya’nın Sesi radyosunda çalıştığım son dönemlerde hazırlayıp, sunduğum
Şehrazad bale süiti Türkiye’de özellikle bir dizi sayesinde oldukça iyi
tanınmıştı. Süitin ana teması, dizinin giriş müziğiydi.. ‘Binbir Gece’ ismi ile
bildiğiniz dizi, size kendinizi bu yazıya daha yakın hissettirecek !
Rus Beşlerinin en ünlü bestecilerinden
Rimski-Korsakov’un doğunun ünlü Binbir Gece masallarından ilham alarak
bestelediği “Şehrazad” bale süiti, günümüzde en çok sahnelenen ve içindeki doğu
motifli melodileriyle her yaştan seyirciyi çeken bir eser. 1888 senesinde
bestelenmiştir ve Rus müziği ile Nikolay Rimski-Korsakov'a özgü özellikleri bir
araya getirir. Şaşaalı, renkli orkestrasyona yer veren, İmparatorluk Rusya'sı
tarihine has doğuya ilgiyi, daha genel anlamda da oryantalizmi bünyesinde
barındıran bir çalışma olarak ön plana çıkar. Rimski-Korsakov'un en popüler
çalışmasıdır.
Eserin ilham kaynağı olan ‘Binbir Gece
Masalları’ dünyaca ünlü, yüzyıllar boyunca dilden dile dolaşarak günümüze kadar
ulaşan, Arap edebiyatının en güzel eserlerindendir. Gerek eskiliği ve gerekse
anonim oluşu, bu masalların hızla yayılmasına yol açmıştır. Hatta çok sonraları
"Binbir Gündüz Masalları" adında başka bir seri de ortaya çıkmıştır.
Hemen hemen tüm dünya dillerine çevrilen masallar arasında "Ali baba ve
kırk haramiler" ve "Alahaddin'in sihirli lambası" da
yer alır.
Eser, Şehrazat'ın Sultana anlattığı
hikayelerden oluşur. Hikâyeler çeşitlidir; şiir, komedi, trajedi, aşk
hikayeleri, tarihi ve dini olanlar. Yani anlayacağınız aşk, ihtiras her şey
burada :) Eserde, hayali veya mistik yer ve karakterlerin yanı sıra gerçek yer
ve karakterler de yer alır, çoğu zaman hayali ve gerçek kişiler, olaylar ve
yerler harmanlanır.
Korsakov'un bestelediği eser, bütün bir
temayı oluşturacak şekilde dört ayrı bölümden oluşur. Rimski-Korsakov bölümlere
isim verirken Binbir Gece Masallarında geçen öykülerden esinlenmiştir:
I. Deniz ve
Sinbad'in Gemisi
II. Kalender
Prens
III. Genç Prens
ve Genç Prenses
IV. Bağdat'ta
Şenlik, deniz, kayalıklara vuran gemi; dört bölümün isimleridir.
Peki, Korsakov'a ilham veren, bu kadar meşhur
ana hikaye nedir??
Bir zamanlar Fars diyarının Şehriyar
isminde bir hükümdarı varmış. Şehriyar, Hindistan'dan Çin'e kadar uzanan bütün
toprakların kralıymış. Ama bunca güç, bunca kudret bir gün karısının kendisini
aldatmasının önüne geçememiş. Başına gelen acı olay yüzünden deliye dönen
Şehriyar, artık bütün kadınların nankör ve sadakatsiz olduğuna inanmaya
başlamış. Önce karısını öldürtmüş. Ardından da vezirine, kendisine her gece
başka bir kadın getirmesini emretmiş. Her gece yatağına yeni bir gelin alan
Şehriyar, geceyi geçirdikten sonra tan vakti kadınları öldürtüyormuş. Çünkü
artık yatağına aldığı hiçbir kadının gün yüzü görmesini istemiyormuş. Bu durum
yıllarca böyle devam etmiş. Fars diyarının genç kızları kan ağlamakta, Kral
Şehriyar ise akan kana doymamaktaymış.
Derken bir gün vezirin güzeller güzelli,
akıllılar akıllısı kızı Şehrazat' ın aklına bir plan gelmiş. Ve bir sonraki
gece, karısı olarak Kral Şehriyar' ın koynuna girmiş. Şehrazat, Şehriyar'a her
gece tan vaktine kadar süren masallar anlatmaya başlamış. Büyülü gözleri ve
sihirli sözleriyle aşık etmiş kralı kendisine. Ancak hiçbir masalın sonu
gelmiyormuş güneş doğmaya başladığında. Ve masalın sonunu merak eden Şehriyar,
Şehrazat' ın ertesi gece masala kaldığı yerden devam edebilmesi için sürekli
idamını erteliyormuş. Gel zaman git zaman Şehrazat tam 1001 gece boyunca masal
anlatmış yüreği yaralı krala. Bu arada da üç tane çocukları olmuş ve Şehriyar,
kadınlara duyduğu öfkeyi unutmuş. İdam kararı kaldırılmış, Fars diyarının
kadınları bayram yapmış.
İşte tarihi günümüzden bin yıl öncesine
kadar uzanan Bin bir Gece Masallarının gerçek öyküsü bu. Tatlı dilli ve sadık
kalpli kadının, Şehrazat' ın, dünyanın en acımasız kralı Şehriyar' ı sevgiyle
değiştirdiği muhteşem masal, Korsakov'un muhteşem müziğinde renk bulmuştur.
Buarada aman sakın
merak edip Binbir Gece Masallarının hepsini okumayın !! Denir ki, bu masalları
henüz hiç kimse baştan sona okumamıştır ve baştan sona okuyan kişi ölür. Ona
göre....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder