Aslında 15 Ağustosu
bekliyordum yazımı yayınlamak için. Seneyi devriyesinde bloguma geri dönüş
yapayım istedim. Çok uzun bir zaman ara verdim, biliyorum. Nedenler, niçinler hep havada
ama sonuçta Rus klasik müziğine olan sevgim baki merak etmeyin. Sadece başka
girişimlerde bulundum o kadar.
Bu dönemde Liszt’e
taktım inanır mısınız? Hani Macar ünlü piyanist, besteci. Nedenini sorarsanız……
Rus klasik müziğinin ilk gelişim yıllarına
baktığınız zaman Glinka ile Liszt tanışıklığı karşınıza çıkar. Zamanın virtüöz
piyanisti Liszt, tam Glinka’nın eseri Ruslan ve Ludmila’nın gösterimi döneminde
St. Petersburg’a gelir. Bir konser verir. Konserinin sonunda da seyircilere
çalması istenilen parçalar var ise, yazıp kendisine gönderebileceklerini
söyler. Glinka reklamın iyisi kötüsü olmaz der ve hemen operasının iki önemli
temasını yazarak Liszt’e gönderir. Tabii virtüöz inanılmaz bir yorumla temaları
çalar. Bu durumda Glinka geri kalır mı? Akşam teşekkür amaçlı Liszt’in onuruna
hemen bir parti düzenler. Parti o kadar Rus olmalıdır ki, Liszt şaşırmalıdır.
Hazırlanan sürpriz Liszt’in salona girmesi ile hayranları tarafından havaya
fırlatılıp, yakalanmasıdır. Liszt bu Rusya hatırasını kesin unutmamıştır.
Bu bir hikaye
olduğu için dikkatimi çok çekmemişti. Sonuçta o dönemde önemli bestecilerin
kimler olduğu ve birbirleri ile tanışmalarının garip olmadığı ortada.
Ancak daha sonra
Borodin ile tanışıklıkları dikkatimi çekti. 1877 senesinde Borodin’in Almanya
ziyareti sırasında tanışan ikilinin arkadaşlıkları Borodin’e pek faydalı olur.
Liszt’in desteği ile I.Senfonisini Almanya’da sergiler. Orta Asya Steplerinde
eserinin hatta Liszt’e ithaf eder. Borodin ile Liszt’in en son görüşmeleri ise
Liszt’in Weimar’daki evinde gerçekleşir.
Peki bilin
bakalım, Liszt neden Weimar’dadır? Rus düşes Maria Pavlovna tarafından davet
edilmiştir. Weimar Dük’ü ile evli olan Rus düşes o kadar Liszt hayranıdır ki,
kendisine verdiği görev ile 1842-1861 yılları arasında Weimar’da Liszt’i
misafir eder.
Alın size bir Rus
– Liszt hikayesi daha: 1844 senesinde Kiev’de tanıştığı çarın yardımcısının
karısı Prenses Carolyn Sayn-Wittgenstein ile birlikteliği başlar ve uzun
seneler sürer.
Aşk hayatı, iş hayatı hep Ruslar ile
çevrili olan Liszt’in son Rus bağlantısını da Sezar Küi’den anlatayım o zaman.
Liszt’in Rus bestecilere olan desteği
açıktır. Gelip konserlerini dinlemeler, eserlerine beğeni ile destek vermeler
hep Liszt hareketleri. İşte tüm bu nedenlerden dolayı Küi, Liszt’e karşı
inanılmaz bir beğeni ve sempati besler. Liszt’in Rus müziğinin gelişimi için çok
önemli olduğuna inanır. İşte Küi’nin, ‘Rusya’da müzik’ kitabını (1880) ve bir
piyano süitini Liszt’e ithaf etmesi bu yüzdendir.
Tüm bu detayları yan
yana koyduğunuz zaman, sizde bir an Liszt’in Rus olup, olmayacağını konusunu düşündünüz
ama değil mi? Üstelik Liszt'in sağlam bir Alman okulu ve eğitimi savunucusu olduğu düşünüldüğünde, bu kadar iyi ilişkiler iyice dikkat çekiyor. Demek oluyor ki, Liszt Rus müziğinin geleceği başarı noktasını ve
karakteristiği ta o zamandan keşfetmiş !
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder